Marka, bir teşebbüsün mallarının veya hizmetlerinin diğer teşebbüslerin mallarından veya hizmetlerinden ayırt edilmesini sağlaması ve marka sahibine sağlanan korumanın konusunun açık ve kesin olarak anlaşılmasını sağlayabilecek şekilde sicilde gösterilebilir olması şartıyla kişi adları dâhil sözcükler, şekiller, renkler, harfler, sayılar, sesler ve malların veya ambalajlarının biçimi olmak üzere her tür işaretten oluşabilir. Marka ile ilgili en önemli kriter, kullanılan işaretin benzer ürün ya da hizmetlerden farklılaşmayı sağlayan "Ayırt Edici Özelliğinin" bulunması gerekliliğidir.
• Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları,
• Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yerleşim yeri olan veya sınai ya da ticari faaliyette bulunan gerçek veya tüzel kişiler,
• Paris Sözleşmesi veya Dünya Ticaret Örgütü Kuruluş Anlaşması hükümleri dâhilinde başvuru hakkına sahip kişiler,
• Karşılıklılık ilkesi uyarınca, Türkiye Cumhuriyeti uyruğundaki kişilere sınai mülkiyet hakkı koruması sağlayan devletlerin uyruğundaki kişiler, marka tescil başvurusu yapabilir.
Marka başvurusu için gerekli müracaat evraklarının TÜRKPATENT’te kayda girdiği tarih, saat ve dakika itibariyle koruma başlamaktadır. Ancak, tescil müracaatı yapılan bir marka, yönetmelikte belirtilen kriterlere göre inceleme ve araştırmaya tabi tutulmaktadır. Bu nedenle başvurusu yapılan markanın ticari zarara uğramamak adına en azından başvurunun TÜRKPATENT Resmi Marka Bülteni'nde ilana açılana kadar (ki bu başvuru tarihinden itibaren asgari 2-5 aydır) kullanılmaması daha sağlıklı olacaktır.
Markanın üçüncü kişilere karşı sağladığı haklar ise marka tescilinin ilan edildiği tarih itibarıyla hüküm ifade eder.
• Markanın tescil edilmesi, tescil belgesinde yazılı olan ürün ve hizmetler üzerine markayı koyma ve kullanma hakkı verir ve sahibine tescilli markayı haksız yere kullanan ve/veya taklit edenlere karşı ihtarname gönderme, markayı taşıyan ürünlere ihtiyati tedbir ve el koyma, tazminat talebi gibi Kanun’da yer alan hakların kullanılması imkanını sağlar. Marka sahibinin bu haklarını etkin bir şekilde kullanabilmesi için markasını olası taklitlere karşı etkin bir şekilde izlemeye almalıdır. Ayrıca, tescil edilmek üzere yayınlanan markalardan benzerlerini tespit etmek ve itiraz hakkını kullanarak ilgili markanın tescilini engellemek üzere marka vekillerine başvurarak, marka izleme hizmeti alması da tavsiye edilir.
• Bilinmesi gereken önemli bir husus şudur ki; başvuru hakkı, hak sahibine işareti bir marka olarak koruma hakkı sağlamaz. Zira tescili bekleyen bir hak doğuran başvuruya konu marka tescil edilmedikçe, haksız rekabet hükümlerine göre koruma altında bulunacaktır.
• Markanın tescili için yapılacak başvurunun yayınlanmasından sonra doğabilecek durumlarla ilgili olarak tazminat talebi yapılabilir. Marka başvurusunun yayınlanması ile anlaşılması gereken, ilk idari inceleme işlemi sonrasında üçüncü kişilerin itirazına açıldığı 2 aylık bülten ilanı aşamasıdır. Bu aşama markanın yine henüz tescil edilmediği ve idari sürecin devam ettiği aşamadır. Ancak başvurunun yayını ile doğan haklar, tescilin yayınıyla birlikte tescilli markadan doğan hakların kapsamı içinde değerlendirilir. Olası bir dava halinde Mahkeme, öne sürülen iddiaların geçerliliğine ilişkin olarak tescilin yayınlanmasından önce karar veremez.
• Bu sebeplerle, markanın tescil edilmeden önce kullanılması tavsiye edilmemektedir. Bununla birlikte, uzun zamandır kullanılan ve benzeri olmadığı kesinlikle bilinen bir markanın zaten kullanılıyor olması sebebiyle, müracaat durumundan kaynaklanan kullanmama tavsiyesi içerisinde değerlendirilemeyeceği açıktır < /li>
• Markanın sağladığı haklar, üçüncü kişilere karşı marka tescilinin yayın tarihi itibariyle hüküm ifade eder. Marka tescilinin yayını ile anlaşılması gereken, idari işlemlerin son bulması ve markanın belgeye bağlanmasına karar verilmesi sonrası tescil ilanı aşamasıdır.
• Marka tescil edildikten sonra her türlü hukuki veya cezai talepte bulunulabilir. Marka tescil edilmesi sonrası sahibine, tek başına kullanma hakkı veren ve bu yönüyle üzerinde ekonomik olarak yararlanma hakkı sağlayan bir belgedir.
• Aynı şekilde, marka belgesi hak sahibine başkalarının aynı ya da ayırt edilemeyecek kadar benzer markaların kullanılmasını önleme hakkı vermektedir. Söz konusu önleme hakkı, hakkın tecavüze uğradığına ilişkin tespit davası, ihtiyati tedbir istemli tecavüzün ortadan kaldırılması ve tazminat davası ve yine tecavüz fiillerinin ortadan kaldırılmasına yönelik olarak ürünler ve ürünlerin üretilmesine yarayan kalıp ve parçalara el koymayı kapsayacak şekilde ceza davası açılması hakkını da vermektedir.
Başvuruya konu markanın ilgili ürün ya da hizmet üzerinde kullanımından önce başvuru yapılması tavsiye edilmektedir. Ürünlerde veya sunulan hizmetlerde kullanılan markanın belirli bir tanınmışlığa ulaştıktan sonra karşılaşacağı riskler her zaman dikkate alınmalıdır.
Kullandığınız ticari işaretin -ayırt edici- taklit edilmesinden endişe duyulması halinde, en kısa sürede tescili için TÜRKPATENT'e başvurulması gerekir. Diğer gerçek ya da tüzel kişiler sizden önce markanızın tescili için başvuruda bulunabilir ve sizin hak ve zaman kaybınıza sebep olabilir. Markanız tescil edilebilirlik kriterlerine sahip ise tescil edilerek on yıl süre ile korunacaktır. Her on yılın sonunda yapacağınız yenileme talebi ile de koruma süresini istediğiniz kadar uzatmanız mümkün olacaktır. Bunun yanında;
• Tescilli markanıza ait tüm haklar size aittir, 3. kişiler izinsiz kullanamaz.
• Ayrıca bir başkasına markanızı devredebilir ya da markanızın kullanım hakkını (Lisans) verebilirsiniz.
Öncelikle yukarıda belirtildiği üzere marka olarak tescil edilmek istenen işaretin ayırt edici olması bir zorunluluktur. Buna göre, üzerinde çalışılan işaretin ayırt edici bir işaret olmasının en baştan sağlanması gerekmektedir. Aksi durum işaretin tesciline engel olacağı gibi bir şekilde söz konusu işaret tescil edilse dahi üzerinde kullanılacağı ürün veya hizmetleri piyasada mevcut benzer ürün ya da hizmetlerden ayırt edilmesi sağlanmış olmayacağından markadan beklenilen hukuki ve ekonomik yararlar sağlanamayacak ve markanın etkisi çok az olacaktır. Yukarıda belirtildiği gibi, tescil edilmesi düşünülen bir işaretin aynısının ya da benzerinin başkaları tarafından daha önce tescil için başvurusunun yapılmış olması ya da tescil edilmiş bulunması marka olarak tescilin önünde bir engeldir. Bu durumda bir benzerlik araştırmasının yapılması zorunlu bir işlemdir. Böylece benzer markalar önceden tespit edilecek ve başvuru maliyetleri azaltılabileceği gibi üzerine ciddi yatırımlar yapılması düşünülen bir işaretin önceden tespiti ile yeni işaretlerin bulunabilmesi önemli ekonomik avantajlar sağlayacaktır.
Başvuru tarihi itibariyle, tüm şartların yerine getirilmesi ve belgelerin eksiksiz olarak TÜRKPATENT’e sunulması halinde müracaatın belgeye bağlanma süresi yaklaşık 6-10 aydır. Bu sürenin uzamasına, başvurusu yapılan markanın TÜRKPATENT tarafından yapılan incelemede ayırt edici bulunmaması, tescilli veya işlemde olan markalar ile benzer bulunması ya da ilan aşamasında 3. kişilerden itiraz gelmesi gibi nedenler yol açabilir. Bu hallerde başvurunun belgeye bağlanma süresi 18-24 aya çıkabilir.
Tescili talep edilecek markanın, marka vekili tarafından resmi müracaat öncesinde ön araştırma ve tescil edilebilirlik değerlendirmesi sağlıklı olarak yapılmalıdır. Müracaat sonrasında ise ilgili dosya ret, itiraz, noksan tamamlama vb. gibi Sınai Mülkiyet Kanunu’nda belirtilmiş süreli işlemlere tabi olacağından, hak kayıplarının önlenmesi açısından TÜRKPATENT siciline kayıtlı marka vekili ile çalışmak yararlı olacaktır.
Türk Patent ve Marka Kurumu’na müracaatı yapılan markalar arasından ilanına karar verilen başvurular Resmi Marka Bülteni'nde ilan edilmektedir. Bültenlerde ilan edilen markalar 2 aylık süre ile askıda kalır. Marka izleme ile bültenlerde ilan edilen markaların tescilli ya da tescil başvurusu yapılmış marka sahipleri adına benzerlik yönünden karşılaştırılması ve benzer markaların tescilinin engellenmesine yönelik çalışma yapılmaktadır.
Her ay içinde iki defa ilan edilen marka bültenlerinin sürekli takibinin bireysel olarak takibindeki zorluklar nedeni ile, tescilli marka sahibinin markasının benzerlerini tespiti ve değerlendirmesi oldukça güçtür. Bültende ilana açılan benzer veya yakın benzer markalara itiraz edilmediği takdirde, anılan markaların tesciline karar verilecektir. Bu da gerçek hak sahibi kimselerin mağduriyetine yol açacaktır. Marka İzleme, ilgili hizmeti alan hak sahiplerinin, tespit edilen benzer markalara zamanında itiraz ederek haklarını korumasına yönelik geliştirilmiş bir sistemdir.
Yurtdışı Marka İzleme işlemi, yurtdışında uluslararası veya ülkesel olarak tescil müracaatı yapılan markaların, tescil edilmek üzere aylık olarak uluslararası bültenlerden veya ülkesel marka müracaat bültenlerinden izlenmesini kapsayan bir hizmettir. PRIME Marka’nın bu alanda uluslararası kuruluşlarla yaptığı iş birliği çerçevesinde, hak sahibinin markasını yurtdışında da izlemeye aldırması mümkündür.